Bir müslümanın yalnızca Allah rızasını gözeterek sahip olduğu malından yoksul ve güçsüzlere gönüllü olarak sunduğu yardım türü olan sadaka, ayrıca birçok faziletlerinin bulunduğu ve bu vesile ile sahibinin gerek maddi ve gerekse de manevi yönden daha da güçlenmesine vesile olduğu, Allah’ın rahmet, bereket ve mağfiretinin tecelli etmesine vesile olduğu, toplumsal refahın yükselmesine, huzur, sükunet ve barışın daha da pekişmesine vesile olduğu, gerek dünya ve gerekse de ahiret bela ve musibetlerine karşı manevi olarak perde görevinde bulunduğu birçok sahih hadis kaynaklarında belirtilmiştir.
Farz olan zekat ibadetinin haricinde yüce kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’de yer alan bazı ayetlerde de sakada vermenin önemine vurgu yapılarak, bu vesile ile müslümanlar arasında sadaka verme eyleminin devamlı olacak şekilde yer alması tavsiye edilmiştir.
Sadaka Vermenin Faziletleri
Öncelikle sadakanın sevabına nail olunabilmesi açısından mutlak olarak sadakaya muhtaç olan fakir kimselerin bulunmasına gayret gösterilmeli, dolayısıyla sadaka verilecek kimse hakkında ön bilgiler alınmalı, kişinin sadakaya muhtaç olacak düzeyde yoksul veya muhtaç olmaması durumunda sadaka verilmesinden kaçınılmalıdır. Buna ek olarak da, sadakanın tercihe veya uygun duruma göre, maddi yani nakit olarak verilebileceği gibi, mülk üzerinden de verilmesi söz konusu olmaktadır.
Ayrıca, hadis kaynaklarında da buyurulduğu üzere, peygamber efendimize salavat getirilmesinin sadaka yerine geçtiğini ve bu vesile ile maddi yönden sadaka verebilecek durumu bulunmayan müslümanların, günlük hayatında peygamber efendimize salavat getirmeleri sadaka sevabı ve faziletlerinin gerçekleşmesi açısından yeterli olduğunu belirtmekte fayda görmekteyiz.
Çağımızın beraberinde getirdiği birçok problemler ve olumsuzluklardan korunulması ve Yüce Rabbimizin bizden razı olması için mümkün mertebede günlük olarak düşük düzeyde de olsa sadaka vermeyi bir alışkanlık durumuna dönüştürmeliyiz.
- Her iyilik bir sadakadır.
- Sadaka, dilenciye değil, muhtaç ve yoksullar verilmeli ve ayrıca dilencinin fakir olması durumunda sadakanın verilmesinde bir sakınca söz konusu olmamaktadır.
- Sadaka, bela ve kötülüklerin önlenmesine vesile olmaktadır.
- Sadaka, hayır ve bereketin bollaşmasına vesile olmaktadır.
- Sadaka, kaza ve afetlerden korunulmasına vesile olmaktadır.
- Sadaka, hane içerisinde huzur, rızık bolluğu, sevgi ve muhabbetin hasıl olmasına vesile olmaktadır.
- Sadaka, kul borçları haricindeki günahların bağışlanmasına vesile olmaktadır.
- Sadaka, ecel vakti gelmeyen hastalıkların giderilmesine vesile olmaktadır.
- Sadaka, kabir dehşetinden sahibinin korunmasına vesile olmakta ve kıyamet gününde himayesine almaktadır.
- Sadaka, ömrün uzamasına, iyiliklerin artmasına ve kötü ölümün söz konusu olmamasına vesile olmaktadır.
- Sadaka, gücü yettiği oranda verilmesi durumunda, veren kişinin imanında artış oluşmasına, maddi ve manevi yönden kuvvet kazanmasına vesile olmaktadır.
- Sadaka, Allah’ın rıza ve rahmetinin tecelli etmesines vesile olmaktadır.
- Sadaka, Yüce Rabbimizin gerek dünya işlerinde ve gerekse de ahiret hayatındaki sıkıntılarda bize yardım etmesine ve meleklerinin bize duada bulunmasına vesile olmaktadır.
- Sadaka, bilakis fakire verilen malın daha da çoğalmasına ve bereketlenmesine vesile olmaktadır.Hadis kaynaklarında da buyurulduğu üzere, mal ve mülkü çok olduğu halde sadaka ve zekat vermekten kaçınan insanların dünya hayatında çeşitli sıkıntılar çekebileceği ve sürekli olarak huzursuzluk içerisinde bir yaşam içerisinde bulunabileceği buyurulmuş, bu vesile ile bu kimselerin gerçek anlamda varlık içerisinde yokluk yaşadığı buyurulmuş ve sadaka vermenin insan hayatında büyük değişimlere vesile olacağı açıkça belirtilmiştir.
- Sadaka, bireysel ve toplumsal yönden sevgi ve saygı bağlarının pekişmesine vesile olmaktadır.
- Sadaka, kalp içerisinde oluşan kin, nefret, haset, kibir gibi olumsuz duygu durumlarının giderilmesine vesile olmaktadır.
- Sadaka, kişinin düzenli, huzurlu ve sağlıklı bir yaşama sahip olmasına vesile olmaktadır.
- Sadaka, Allah’ın övgüsüne mazhar olunmasına vesile olmaktadır.
Öncelikle sadakanın sevabına nail olunabilmesi açısından mutlak olarak sadakaya muhtaç olan fakir kimselerin bulunmasına gayret gösterilmeli, dolayısıyla sadaka verilecek kimse hakkında ön bilgiler alınmalı, kişinin sadakaya muhtaç olacak düzeyde yoksul veya muhtaç olmaması durumunda sadaka verilmesinden kaçınılmalıdır. Buna ek olarak da, sadakanın tercihe veya uygun duruma göre, maddi yani nakit olarak verilebileceği gibi, mülk üzerinden de verilmesi söz konusu olmaktadır.
Ayrıca, hadis kaynaklarında da buyurulduğu üzere, peygamber efendimize salavat getirilmesinin sadaka yerine geçtiğini ve bu vesile ile maddi yönden sadaka verebilecek durumu bulunmayan müslümanların, günlük hayatında peygamber efendimize salavat getirmeleri sadaka sevabı ve faziletlerinin gerçekleşmesi açısından yeterli olduğunu belirtmekte fayda görmekteyiz.
Çağımızın beraberinde getirdiği birçok problemler ve olumsuzluklardan korunulması ve Yüce Rabbimizin bizden razı olması için mümkün mertebede günlük olarak düşük düzeyde de olsa sadaka vermeyi bir alışkanlık durumuna dönüştürmeliyiz.