Şehidlik, İslâm’da en büyük mertebedir. Şehidlerin Allah katında kadir ve kıymetleri pek yücedir. bu yüzden birçoğumuz “şehit olmak istiyorum” diyerek veya dua ederek bu mübarek mertebeye ulaşmak istiyor. Ölüm Allah’ın emridir. Tabiki insan şehit olarak ölmek ister. Ama kimine nasip olur kimine nasip olmaz. Lakin şunu unutmamak lazım, bir insanın ölmek için dua etmesi caiz değildir; ancak şehit olmayı istemesi caizdir.
Şehid olan insanların kul hakkı dışındaki bütün günahları affedilir. Şehid olmak, herkese nasib olmayan büyük bir şereftir ve mü’minler için mükemmel bir nimettir. Güzel bir şekilde yaşamak, ondan sonra Allah yolunda O’nun rızası için şehid olmak, her mü’minin hayal ettiği bir mutluluktur.
Bu konuda Hz. Ömer’in şöyle bir duası vardır:
“Allahumme inni eseluke fi sebilike ve vefaten bi beledi resulike.”
“Allah’ım, senin yolunda şehit olmayı ve Resulünün beldesinde ölmeyi senden diliyorum.” (Muvatta, 1021)
Peygamberimiz buyurdu ki, “Bu duâyı okuyan kimse, duâyı sabahleyin okursa ve akşama kadar ölürse, şehit derecesine vâsıl olarak ölür. Akşamleyin okursa, yine sabaha kadar ölürse, aynı şekilde aynı dereceye ulaşır. Duâ şudur:
İmân sahibi olan insanın böyle bir şuur ve düşünce ile yaşaması, Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) tarafından ne kadar güzel bir şekilde övülmüştür!
“Şehid olmayı Yüce Allah’tan samimi olarak dileyen kimseyi, Allah, rahat yatağında vefat etse bile, şehidlerin derecesine eriştirir.” (Müslim, İmâre, 156, 157; Ebû Davud, İstigfâr, 26; Neseî, Cihâd, 36; ibn Mâce, Cihâd, 15).