لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ وَحْدَهُ لَا شَرِيكَ لَهُ، لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ وَهُوَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ
Okunuşu: Lâ ilâhe illallâhu vahdehû lâ şerîke leh, lehül-mülkü ve lehül-hamdü ve hüve alâ külli şey’in kadîr.
Anlamı: Allah’tan başka ibadete lâyık hiçbir ilâh yoktur. O birdir; Onun hiçbir şeriki yoktur. Mülk Ona ait, hamd Ona mahsustur. Hayatı veren de O’dur, ölümü veren de O’dur. O, kendisine asla ölüm ârız olmayan Hayy-ı Ezelîdir. Bütün hayır Onun elindedir. O her şeye hakkıyla kàdirdir. Her şeyin ve herkesin dönüşü de O’nadır.
Faziletleri
- Amr İbnu Şuayb an Ebîhi an Ceddihî (radıyallâhu anh)’dan rivayet edildiğine göre: Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: “Duaların en faziletlisi Arefe günü yapılan duadır. Ben ve benden önceki peygamberlerin söyledikleri en faziletli söz; Lâ ilâhe illallahu vahdehu lâ şerîke leh lehü’l mülkü ve lehü’l hamdü ve hüve alâ külli şey’in kadîr. (Allah’tan başka ilah yoktur, O tektir, O’nun ortağı yoktur, mülk O’nundur, hamd O’na aittir. O, herşeye kâdirdir) sözüdür.” [Muvatta, Kur’ân 32, Tirmizî, Da’avât 133]
- Hz. Ebû Hüreyre (radıyallâhu anh)’dan rivayet edildiğine göre: Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: “Kim, “Lâ ilâhe illallâhu vahdehu lâşerîke leh, lehu’l mülkü ve lehu’l hamdü ve hüve alâ külli şey’in kadîr.” duasını bir günde yüz kere okursa, kendisine 10 köle âzad etmiş gibi sevab verilir, ayrıca lehine yüz (100) sevab yazılır ve yüz günahı da silinir. Bu, ayrıca üç gün akşama kadar onu şeytana karşı muhafaza eder. Bundan daha fazlasını okumayan hiçbir kimse, o adamınkinden daha efdal bir amel de getiremez.
- Ebu Sa’id radıyallahu anh’dan rivayet edildiğine göre: Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: “Kim, sabah namazının peşinden ‘Lâ ilâhe illallahu vahdehu la şerîke leh, lehü’l-mülkü ve lehû’l-hamdü bi-yedihi’l-hayr ve hüve alâ külli şey’in kadîr.’ (Allah’tan başka ilah yoktur. O birdir, ortağı yoktur, mülk ona aittir, hamdler de ona layıktır, her çeşit hayır O’nun elindedir. O her şeye kadirdir.) derse kendisine, Hz. İsmail evlatlarından bir köleyi âzâd etmiş gibi sevap yazılır.”