EL-KAHHÂR isminin zikri (306); Zikir saati Merih, Salı.
Salı günü Merih saati, sabah güneş doğarken ve ikindi namazı sonrasıdır. Gece okumaları için de tam gece yarısıdır.
1. Gece yarısı ve güneş doğarken zikredenler, düşmanlarına galip gelir ve zulmünden kurtulur. Bu yüzden mazlumlar, üzerlerindeki zulmün kaldırılması için bu isme sığınıp zikrine başvururlar.
2. Bu ismin okunmasında, esmanın miktarının artırılarak okunması, tesirinin güçlenmesine vesile olur. Verilen adetten az okunmaması ise esastır. Bu ismin etkisini görmek için, o ismin kalpte sıcaklığının duyulması şarttır.
3. “EL-KAHHAR” ismi, az önce de ifade ettiğimiz gibi, iki tarafı da keskin bir kılıç gibidir. Bu nedenle, haksız yere kahriye okuyan kimse, kendisi mahvolur. Yapılan bir beddua dua hadislerde anlatıldığı gibi, gökyüzüne çıkar ve hedefini arar, şayet bulmazsa sahibine geri döner.
4. Halka zulmeden, malına mülküne el koyan bir zalim ve zorbanın, yada ırz namus düşmanı bir kimsenin mahvı için, okuyan kimse, bunu, tenha bir yerde ve abdestli olarak, diz çökerek ve kıbleye dönük olarak yapmalıdır.
5. Kahriye okumak için belli şartlar da vardır. Bunlardan biri, önce okunacak kimsenin ıslahı için dua etmektir. Eğer ıslahı mümkün değilse, Allah’a havale etmek en doğrusudur. Çünkü kahriye okumak yapılacak en son iştir.
6. El-Kahhâr ismine ait Havas âlimleri kitaplarında pek çok konuya ait terkipler ve vefkler yapmışlardır. Ancak bunları faydalı bulmadığımız için buraya kaydetmek istemedik. Şu kadar var ki, bu mübarek ismi, sadece başkalarına zarar vermek için değildir, insanın şahsına da pek çok faydaları vardır…
7. Bir pehlivan okumayı alışkanlık haline getirse, rakipleri sırtını yere getiremezler, avukat okusa haklı olduğu bütün davarlı kısa yoldan kazanır, faydalı ve büyük işler yapan biri işlerinde başarılı olur. Zayıf okusa güçlenir. Eşinden kabalık görüp fiziksel müdahaleye uğrayan bir kadın okusa eşi artık kendine kötü muamele yapamaz.
8. Bu ismin zikrine devam eden, helal olmayan yolarda koşan haram işlerle uğraşan ve şehvetine mağlup olan bir kimse ise, şehveti söner, nefsani duygularının baskılarından kurtulur, harama ait aşırı duyguları ortadan kalkar.