Kurban, Allâhü Teâlâ’ya yakınlık için, ibâdet niyetiyle kurban bayramının ilk üç gününde, kurbana müsait olan bir hayvanı kesmektir. Her ibadette olduğu gibi kurban ibadetinde de, Allah’a yaklaşma, yakınlaşma, O’nun için fedakârlıkta bulunma ve O’na teslimiyetin sembolize edilişi vardır.
Kurban, birey ve toplum hayatı açısından çok çeşitli işlev ve hikmetler içeren bir ibadettir. Bu ibadet, toplumda kardeşlik, yardımlaşma ve dayanışma ruhunu canlı tutar, sosyal adaletin gerçekleşmesine katkıda bulunur. Zengine, malını Allah rızası, yardımlaşma ve başkalarıyla paylaşma yolunda harcama zevk ve alışkanlığı kazandırır; onu cimrilik, bencillik, dünyanın geçici malına bağlılık gibi zaaflardan kurtarır.
Hayvan, yüzü kıbleye gelecek şekilde eziyet edilmeden yatırılır, gerekiyorsa ayakları bağlanır, keskin bir bıçak ile kesilir.
Kurban Kesme Duası
Peygamberimiz (s.a.s.);
Kul inne salâtî ve nüsükî ve mahyâye ve memâtî lillâhi Rabbi’l-‘âlemin. Lâ şerike lehû ve bizâlike ümirtü ve ene evvelü’l-müslimîn.
Allâhümme minke ve leke ve an Muhammedin ve ümmetihî bismillâhi vallâhü ekber”
Anlamı: “Ben hakka yönelen birisi olarak yüzümü, gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Ben Allah’a ortak koşanlardan değilimi’ (En’âm, 6/79)
“Şüphesiz benim namazım da, diğer ibadetlerim de, yaşamam da, ölümüm de âlemlerin Rabbi Allah içindir. O’nun hiçbir ortağı yoktur. İçte ben bununla emrolundum. Ben müslümanların ilkiyim:’(Enam, 6/162-163) ayetlerini okumuş, “Allah’ım,! Bu kurban senin lütfün iledir ve senin içindir. Ve Sana Muhammed ve ümmetindendir” demiştir. (Ebû Davud, Dâhâyâ, 4)
Kurban,
“Allâhü ekber, Allâhü Ekber, lâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber, Allâhü ekber ve lillâhi’l-hamd”
“Allah en büyüktür; Allah en büyüktür. Allah’tan başka ilâh yoktur. Allah en büyüktür. Allah en büyüktür. Her türlü övgü Allah’a mahsustur” diyerek kesilir.
Bayram namazı hutbelerine gelince, biri Ramazan bayramında diğeri de Kurban bayramında olmak üzere yılda iki hutbe okunur. Cuma hutbelerinden farklı olarak bayram hutbeleri namazdan sonra okunur. Namazdan hemen sonra imam-hatip, cuma hutbelerinde olduğu gibi duaları okuyarak minbere çıkar ve hiç oturmaksızm hutbeye ‘Allâhü ekber, Allâhü ekber; lâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber. Allâhü ekber ve lillâhi’l-hamd’’ diyerek başlar. Cemaat de bu tekbirleri imam-hatiple birlikte söyler. Bundan sonrası Cuma hutbesi ile aynıdır.