Kişi Yaşadığı Hâl Üzere Ölür

Kişi Yaşadığı Hâl Üzere Ölür
Behlül Dânâ Hazretleri, yol üzerindeki vîrâne duvarın yıkılmasına neden bu kadar çok sevindi? Sevincin sebebini soran kimselere verdiği cevap neydi?

Cenâb-ı Hak buyuruyor:

Bismillahirrahmanirrahim

"Sana yakîn (ölüm) gelinceye kadar Rabbine kulluk et!" (Hicr, 99)

Rasûlullah (sav) efendimiz buyurdular:

"Kişi yaşadığı hâl üzere ölür." (Müslim, Cennet, 83)

YIKILAN DUVARA SEVİNEN BEHLÜL-Ü DANA HAZRETLERİ

Behlül Dânâ Hazretleri, yol üzerindeki bir vîrânenin yıkılmak üzere olan eğilmiş duvarına bakıp sık sık âkıbetini tefekkür ederdi. Yine bir gün derin bir tefekkürle orayı seyrederken duvar âniden çöküverdi. Bu hâdise Behlül Dânâ Hazretleri'ne gözle görülür derecede büyük bir sürûra vesîle oldu. Onun bu büyük sevincine mânâ veremeyen insanlar, merakla ondaki bu değişikliğin sebebini sordular, Behlül Dânâ Hazretleri onlara şu cevabı verdi:

"-Duvar meyilli olduğu tarafa yıkıldı!"

Hazretin az evvelki sevincine bir türlü akıl erdiremeyen insanlar, Behlül Dânâ'nın bu sözleriyle iyice şaşkınlaştı. Bu ifâdelerle onun neyi kastettiğini anlayamadıklarından bu defa:

"-Peki bunda şaşılacak ne var?!" diye sordular. O ise insanlara, derin tefekkürün bir neticesi olan şu hikmetli cevabı verdi:

"-Mâdem ki dünyadaki her şey nihâyetinde meylettiği tarafa yıkılıyor, benim de meylim Hakk'a doğrudur, o hâlde ben de ölünce -inşâallah- Hakk'a varırım. Ey ahâlî, rükû ve secdelerimizle Hakk'a meylimizi her an artırmaya gayret edelim ki başka yönlere yıkılmayalım!"

Bir mü'min, meylini her an Hakkâ yönelterek istikâmet üzere olmaya gayret etmelidir. Bunun için de sabırsızlığı sabırla; unutkanlığı zikirle; nankörlüğü şükürle; isyanı tâatla; cimriliği cömertlikle; şüpheyi yakîn ile; riyâyı ihlâs ile; günâhı tevbeyle; yalanı doğrulukla; gafleti tefekkürle bertaraf ederek Allâh'a güzel bir kul olmaya çalışmalıdır.
Daha yeni Daha eski