Hz. İbrahim (aleyhisselam) Kur’an-ı Kerim’de Allah’ın “Halil” dost diye nitelediği ulu’l-azm mertebesinde olan bir peygamberdir. Ulu’l-azm Peygamberler ise; Allah’ın emirlerini gerçekleştirme hususunda en çok dikkat ve titizlik gösteren peygamberler demektir. Hz. İbrahim‘in ateşten korunması, evladını kurban edecekken Allah’ın ona kurban göndermesi gibi önemli mucizeleri vardır. Bu nedenle Hz İbrahim’in duaları manevi hayatımız için son derece önemlidir.
Hz. İbrahim hem kendi canıyla hem de çok sevdiği evladıyla imtihan olmuş ama Allah’ın inayetinden hiç bir zaman uzaklaşmamış ve en zor zamanlarında Allah’a dua etmiştir. Yüce Allah Hz. İbrahim’i Halilullah mertebesine yükseltmiş ve Peygamber Efendimiz’den (Sav) sonra insanların en faziletlisi sayılmıştır.
Hz. İbrahim’in duaları Kur’an’da ve hadislerde şöyle geçmektedir;
Hz. İbrahim hem kendi canıyla hem de çok sevdiği evladıyla imtihan olmuş ama Allah’ın inayetinden hiç bir zaman uzaklaşmamış ve en zor zamanlarında Allah’a dua etmiştir. Yüce Allah Hz. İbrahim’i Halilullah mertebesine yükseltmiş ve Peygamber Efendimiz’den (Sav) sonra insanların en faziletlisi sayılmıştır.
Hz. İbrahim’in duaları Kur’an’da ve hadislerde şöyle geçmektedir;
Kur’an-ı Kerim’de geçen dualar
Özellikle kendi adını taşıyan İbrahim Suresinde önemli dualar bulunmaktadır. 35. ayetten 41. ayete kadar Hz İbrahim’in dualarını bulabilirsiniz. Bu ayetlerde geçen bazı dualar;
“Rabbimiz! Ben çocuklarımdan bazısını, senin kutsal evinin (Kâbe’nin) yanında ekin bitmez bir vadiye yerleştirdim. Rabbimiz! Namazı dosdoğru kılmaları için (böyle yaptım). Sen de insanlardan bir kısmının gönüllerini onlara meylettir, onları ürünlerden rızıklandır, umulur ki şükrederler.” (İbrahim Suresi, 37. ayet)
“Rabbim! Beni namaza devam eden bir kimse eyle. Soyumdan da böyle kimseler yarat. Rabbimiz! Duamı kabul eyle.” (İbrahim Suresi, 40. ayet)
“Rabbimiz! Hesap görülecek günde, beni, ana babamı ve inananları bağışla.” (İbrahim Suresi, 41. ayet)
Ayrıca Şuara Suresinde de Hz İbrahim’in duaları bulunur;
“Ey Rabbim! Bana bir hikmet bahşet ve beni salih kimseler arasına kat.” (Şuara Suresi, 83. ayet)
“Sonra gelecekler arasında beni doğrulukla anılanlardan kıl.” (Şuara Suresi, 84. ayet)
“Beni Naîm cennetinin varislerinden eyle.” (Şuara Suresi, 85. ayet)
“Babamı da bağışla. Çünkü o gerçekten yolunu şaşıranlardandır.” (Şuara Suresi, 86. ayet)
“(Kulların) diriltilecekleri gün beni utandırma!” (Şuara Suresi, 87. ayet)
“O gün ki ne mal fayda verir ne oğullar!” (Şuara Suresi, 88. ayet)
“Allah’a arınmış bir kalp ile gelen başka.” (Şuara Suresi, 89. ayet)
Hadislerde geçen dualar
Bu duaların en bilindiği namazlarda devamlı okuduğumuz Allahümme Salli ve Allahümme Barik dualarıdır;
Sahabelerden Kâb b. Ucre (ra) şöyle dedi;
“Ey Allah’ın Resulu! Allah bize, sana nasıl selâm vereceğimizi bildirdi. Sen de bize, sana nasıl salât getireceğimizi öğret”
Peygamber Efendimiz (Sav) bunun için şöyle buyurdu;
Okunuşu: “Allahümme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammedin, kemâ salleyte alâ İbrahime ve alâ âli İbrahime inneke hamîdun mecîd. Ve bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammedin, kemâ barekte alâ İbrahime ve alâ âli İbrahime inneke hamîdun mecîd” (Buhari)
Anlamı: “Ey Allah’ım! İbrâhîm’e “Aleyhisselâm” ve âline (ailesine) rahmet ettiğin gibi, (Efendimiz) Muhammed’e “aleyhisselâm” ve âline de rahmet eyle. Muhakkak Sen hamîd ve mecîdsin. Ey Allah’ım! İbrâhîm’e Aleyhisselâm ve âline bereketler ihsan ettiğin gibi, (Efendimiz) Muhammed’e (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem) ve âline de bereketler ihsan eyle. Muhakkak Sen hamîd ve mecîdsin.”
Bu duaların en bilindiği namazlarda devamlı okuduğumuz Allahümme Salli ve Allahümme Barik dualarıdır;
Sahabelerden Kâb b. Ucre (ra) şöyle dedi;
“Ey Allah’ın Resulu! Allah bize, sana nasıl selâm vereceğimizi bildirdi. Sen de bize, sana nasıl salât getireceğimizi öğret”
Peygamber Efendimiz (Sav) bunun için şöyle buyurdu;
Okunuşu: “Allahümme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammedin, kemâ salleyte alâ İbrahime ve alâ âli İbrahime inneke hamîdun mecîd. Ve bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammedin, kemâ barekte alâ İbrahime ve alâ âli İbrahime inneke hamîdun mecîd” (Buhari)
Anlamı: “Ey Allah’ım! İbrâhîm’e “Aleyhisselâm” ve âline (ailesine) rahmet ettiğin gibi, (Efendimiz) Muhammed’e “aleyhisselâm” ve âline de rahmet eyle. Muhakkak Sen hamîd ve mecîdsin. Ey Allah’ım! İbrâhîm’e Aleyhisselâm ve âline bereketler ihsan ettiğin gibi, (Efendimiz) Muhammed’e (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem) ve âline de bereketler ihsan eyle. Muhakkak Sen hamîd ve mecîdsin.”