Kur’an-ı kerimin dördüncü sûresidir. Sûrede, toplum içinde kadınların hukuki ve sosyal yerinden ve değerlerinden bahsedildiği için, bu isim verilmiştir. İslamiyet’te aile, kadın ve kadın hakları, müşrikler ve ehl-i kitabın sapık inançları, savaş yüzünden babalarını kaybeden yetimlerle dulların hukuku ve miras hükümleri bildirilmiştir.
Peygamber efendimiz bir gün İbni Mesud hazretlerine buyurdu ki:
— Nisa sûresini oku, dinleyelim!
— Kur’an-ı kerim size indi. Biz Onu sizden okuduk ve sizden öğrendik.
— Evet; fakat ben Kur’an-ı kerimi başkasından dinlemeyi severim.
İbni Mesud hazretleri okumaya başladı. Nisa sûresinin (Her ümmetten bir şahit [kendi peygamberlerini] getirdiğimiz ve seni de onların üzerine bir şahit yaptığımız zaman kâfirlerin hali nice olur?) mealindeki 41. âyet-i kerimesine gelince, Resulullahın mübarek gözleri yaşardı.