“Bismillâhirrahmânirrahîm” sözü, “Rahmân Rahîm Allah’ın ismiyle” anlamına gelir. Dolayısıyla bir işe başlarken besmele çeken mü’min, “Kur’an okumaya Allah’ın ismiyle başlıyorum” demiş olur.
BESMELE ARAPÇA
بِسْمِ الّٰهلِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ
BESMELE ANLAMI
Rahman ve Rahîm Allah adı ile.
Rahman ve Rahîm Allah adı ile.
BESMELE İLE İLGİLİ HADİSLER
Rasûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ مِفْتَاحُ كُلِّ كِتَابٍ
“Bilcümle semavi kitâbların anahtarı «Rahman, Rahîm Allah adı ile» dir; yani besmeledir.” (Râmûzû’l-ehâdîs, 241, Suyûtî, el-Câmiûs-Sağir, no: 3111)
كُلُّ أَمْرٍ ذِى بَالٍ لَمْ يُبْدَأْ فِيهِ بِبِسْمِ اللّٰهِ فَهُوَ اَقْطَعُ
“Meşrû işlerin hangisi olursa olsun besmele-i şerîfe ile başlanmazsa hayrına ve tamamına nâil olunamaz, bereketsiz kalır.” (Suyûtî, el-Câmiu’s-sağîr, no: 6284)
“Bir vartaya düştüğün vakit:
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ وَلَا حَوْلَ وَلَا قُوَّةَ اِلَّا بِاللّٰهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ
«Rahman, Rahîm Allah adıyla. Günahlardan korunmaya güç yetirmek ve taate kuvvet bulmak, ancak yüce ve Azîm olan Allah’ın tevfik ve yardımıyladır.» demeye devam et. Zira Cenâb -ı Allah bunların hürmetine belâ ve musibetlerin nicelerini def eder.” (Suyûtî, el-Camius-Sağir, no: 896; Râmûzü’l-ehâdis, 66)
İbn-i Mesʻûd (r.a) şöyle buyurur:
مَنْ اَرَادَ اَنْ يُنْجِيَهُ اللّٰهُ تَعَالَى مِنْ تِسْعَةَ عَشَرَ زَبَانِيَةً فَلْيَقْرَأْ بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
“Cehennemin başlıca me’murları olan ondokuz zebânînin azâbından necat bulmak isteyen kimse Besmele’ye devam etsin.” (İbn-i Kesîr, Tefsîr, I, 120)
Zira besmele ondokuz harftir.
مَا مِنْ اَحَدٍ يَقْصِدُ دُخُولَ الْبَيْتِ اِلَّا وَيَتْبَعُهُ الشَّيْطَانُ فَاِنْ دَخَلَ الْبَيْتَ فَقَالَ بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ يَقُولُ الشَّيْطَانُ لَا مَدْخَلَ لِى فِى هٰذَا الْبَيْتِ
“Sizden biriniz evine girmek istediği zaman şeytan onu ta’kîb eder. O kimse evine girdiği zaman besmele ile girerse şeytan der ki: Bu evde bana girecek yer yok.” (Müslim, Eşribe, 103; el-Ezkâr, 26)
“Her günün sabahında ve her gecenin akşamında:
بِسْمِ اللّٰهِ الَّذِى لَا يَضُرُّ مَعَ اسْمِهِ شَيْءٌ فِى الْاَرْضِ وَلَا فِى السَّمَاءِ وَهُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ
«Allah’ın adıyla ki, O’nun adı sayesinde ne semâda, ne yeryüzünde, hiçbir şey zarar veremez. O her şeyi işiten, her şeyi hakkıyle bilendir» diyen ve bunu üç defa tekrarlayan kimseye hiçbir şey zarar veremez.” (Ebû Dâvud, Edeb, 101; İbn-i Mâce, Duâ, II; İbn Hanbel, I, 62, 66, 72)
“Allah’ın adı anılmadan yenilen her yemek ancak hastalıktır, onda bereket yoktur. Bunun keffâreti, eğer sofra ortada ise Bismillah diyerek devam etmekdir. Eğer sofrayı kaldırdı isen yine Bismillah deyip parmaklarını yalamandır.” (bk. en-Nevevî, el-Ezkâr, 205. vd.)
Kaynak: Dualar ve Zikirler, Erkam Yayınları
Rasûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ مِفْتَاحُ كُلِّ كِتَابٍ
“Bilcümle semavi kitâbların anahtarı «Rahman, Rahîm Allah adı ile» dir; yani besmeledir.” (Râmûzû’l-ehâdîs, 241, Suyûtî, el-Câmiûs-Sağir, no: 3111)
كُلُّ أَمْرٍ ذِى بَالٍ لَمْ يُبْدَأْ فِيهِ بِبِسْمِ اللّٰهِ فَهُوَ اَقْطَعُ
“Meşrû işlerin hangisi olursa olsun besmele-i şerîfe ile başlanmazsa hayrına ve tamamına nâil olunamaz, bereketsiz kalır.” (Suyûtî, el-Câmiu’s-sağîr, no: 6284)
“Bir vartaya düştüğün vakit:
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ وَلَا حَوْلَ وَلَا قُوَّةَ اِلَّا بِاللّٰهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ
«Rahman, Rahîm Allah adıyla. Günahlardan korunmaya güç yetirmek ve taate kuvvet bulmak, ancak yüce ve Azîm olan Allah’ın tevfik ve yardımıyladır.» demeye devam et. Zira Cenâb -ı Allah bunların hürmetine belâ ve musibetlerin nicelerini def eder.” (Suyûtî, el-Camius-Sağir, no: 896; Râmûzü’l-ehâdis, 66)
İbn-i Mesʻûd (r.a) şöyle buyurur:
مَنْ اَرَادَ اَنْ يُنْجِيَهُ اللّٰهُ تَعَالَى مِنْ تِسْعَةَ عَشَرَ زَبَانِيَةً فَلْيَقْرَأْ بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
“Cehennemin başlıca me’murları olan ondokuz zebânînin azâbından necat bulmak isteyen kimse Besmele’ye devam etsin.” (İbn-i Kesîr, Tefsîr, I, 120)
Zira besmele ondokuz harftir.
مَا مِنْ اَحَدٍ يَقْصِدُ دُخُولَ الْبَيْتِ اِلَّا وَيَتْبَعُهُ الشَّيْطَانُ فَاِنْ دَخَلَ الْبَيْتَ فَقَالَ بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ يَقُولُ الشَّيْطَانُ لَا مَدْخَلَ لِى فِى هٰذَا الْبَيْتِ
“Sizden biriniz evine girmek istediği zaman şeytan onu ta’kîb eder. O kimse evine girdiği zaman besmele ile girerse şeytan der ki: Bu evde bana girecek yer yok.” (Müslim, Eşribe, 103; el-Ezkâr, 26)
“Her günün sabahında ve her gecenin akşamında:
بِسْمِ اللّٰهِ الَّذِى لَا يَضُرُّ مَعَ اسْمِهِ شَيْءٌ فِى الْاَرْضِ وَلَا فِى السَّمَاءِ وَهُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ
«Allah’ın adıyla ki, O’nun adı sayesinde ne semâda, ne yeryüzünde, hiçbir şey zarar veremez. O her şeyi işiten, her şeyi hakkıyle bilendir» diyen ve bunu üç defa tekrarlayan kimseye hiçbir şey zarar veremez.” (Ebû Dâvud, Edeb, 101; İbn-i Mâce, Duâ, II; İbn Hanbel, I, 62, 66, 72)
“Allah’ın adı anılmadan yenilen her yemek ancak hastalıktır, onda bereket yoktur. Bunun keffâreti, eğer sofra ortada ise Bismillah diyerek devam etmekdir. Eğer sofrayı kaldırdı isen yine Bismillah deyip parmaklarını yalamandır.” (bk. en-Nevevî, el-Ezkâr, 205. vd.)
Kaynak: Dualar ve Zikirler, Erkam Yayınları