- Duâ, Allah’tan hidayet ve başarı talebidir. Duâ insanı başarıya ulaştırır.
- Rızkın genişlemesine, sağlığın artmasına, ömrün bereketlenmesine vesile olur.
- Duâ, hazinesi sonsuz, kerem ve ihsanı bol olan Allah’tan istemektir. O, bir şeye ol deyince olur. Bir isteği yerine getirmekle hazinesi eksilmez.
- Duâ edeni Allah’ın rahmeti kuşatır. Allah’ın ihsanı ve yardımı ona yönelir.
- Duâ eden, Allah’a itaat etmiş olur. Duâyı terk etmek günahtır, Allah’a karşı kibirlenmektir.
- Genişlik ve sağlık zamanlarında duâ etmek, darlık ve hastalık zamanlarında fayda verir.
- Allah, kulunun çok ve ısrar ile duâ etmesini sever.
- Duâ hayrı çeker, zararı savar.
- Duâ eden, duâsının yararını ya hayatında, ya da öldükten sonra muhakkak görür.
- Her duâ, Allah’ın indinde muhafaza edilir, karşılığı ya dünyada ya da âhirette verilir.
- Duâ, öyle kerim bir zattan istemektir ki, O kendisine açılan elleri boş döndürmekten utanır.
- Duâ insanı belâdan korur, inmiş ve inecek musibetlere karşı bir kalkandır. Belâların etkisini azaltır, Allah’ın kaderini hafifletir.
- Kazâ ile duâ arasında bir çarpışma olur, duâ kazânın acı etkilerini önler, gücünü azaltır.
- Duâ, Kadir-i Mutlak’a karşı son derece küçülme, hudu’ ve huşu’dur. Bu küçülme ve huşu’, Kerem ve rahmeti sonsuz olan Allah’ın rahmetini celbeder. Bunun için duâ, ibadetin özü kabul edilmiştir.
- Duâ, düşmanların düzenlerini bozar, üzüntü ve sıkıntıları defeder. İnsanı ruhunu tasalardan arıtıp temizler.